Yunanistan’ın kiraladığı İtalyan “Levoli Remule” kablo döşeme gemisinin Türkiye’nin deniz yetki alanlarını da kapsayan bir bölgede, önümüzdeki günlerde gerçekleştirilmesi planlanan çalışmaları askıya alındı. Yunan basını Türkiye’nin muhtemel reaksiyonunun bu kararda tesirli olduğunu yazarken, kelam konusu çalışma Avrupa Birliği’nin de desteklediği Girit ile Kıbrıs Rum Kısmı ortasında denizaltı elektrik kabloları döşenmesi projesi çerçevesinde, Güney Ege’de Kaşot (Kasos) ile Kerpe (Karpathos) adaları ortasındaki milletlerarası sularda yapılacaktı.
ÖDEMELERİ DONDURDULAR
Atina’da verilen haberlere nazaran, Girit ile Kıbrıs Rum Kısmı ortasında denizaltı kablo döşenmesi projesini 1.4 milyar karşılığında üstlenen Fransız Nexans firmasına yapılan ödemeler donduruldu. Girit adasında bekleyen İtalyan gemisi de çarşamba günü Sicilya’ya hareket etti. Yunan hükümeti projeyi askıya alma kararını Kıbrıs Rum Yönetimi’ne de duyurdu.
GEÇEN YIL DA SORUN OLDU
Yunan medyasına nazaran proje, Türkiye’nin yansısı düşünülerek bu kademede rafa kaldırıldı. Kathimerini gazetesi, “Yunan hükümeti, Nexans firmasına ödemeleri dondurmakla, ek maddi külfet oluşmadan, Türkiye pürüzünü aşabilmek amacıyla vakit kazanmak istiyor. Hükümet, Fransa, ABD ve İsrail’in projeye açık formda dayanak vermelerine çalışacak ” diye yazdı.
Yunanistan, geçen yıl temmuz ayında da tıpkı proje çerçevesinde, İtalyan gemisinin Türkiye’den müsaade almadan bölgede çalışmalar yapmasına teşebbüs etmişti. Türkiye bölgeye 5 savaş gemisi göndererek, hem İtalyan gemisini hem de refakatindeki iki Yunan savaş gemisini takibe almıştı. Yaşanan gerginlik, İtalyan gemisinin Türkiye’den müsaade istemesi üzerine sona ermişti.
MİÇOTAKİS’İN KEDERİ TEKRAR TÜRKİYE
Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in önceki gün Avrupa Birliği ülkelerinin güvenlik başlığıyla Brüksel’de yaptığı toplantıda mevzuyu dolaylı olarak yeniden Türkiye’ye getirdiği bildirildi. News24/7 isimli Yunan haber portalının haberine nazaran, dorukta güvenlik kavramının Avrupa’nın doğu sonlarıyla sonlandırılamayacağını vurgulayarak Batı Balkanlar, Güneydoğu Akdeniz ve Ortadoğu’da güvenlik tehditleri olduğunu savunan Yunan Başbakan, bu sözlerle Avrupalı ortaklarına dolaylı biçimde Türkiye’yi ima etti ve Türkiye’nin Güneydoğu Akdeniz’deki hareketlerine işaret etti.
Öte yandan haberde yer verilen, “Türkiye’nin NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip olması ve Avrupa savunma endüstrinin en uygun müşterisi olması, ortaklarımızın Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin çıkarlarını göz gerisi ederek neden Ankara’yı tercih ettiklerini açıklıyor” yorumu dikkat çekti.