Türkiye güne ve haftaya kayyum haberleriyle başladı. İçişleri Bakanlığı sabah saatlerinde DEM Partili üç belediyeye kayyum atadı.
Mardin Belediyesi’ne kayyum atanarak Ahmet Türk misyondan alındı. Öte yandan Batman Belediyesi’nde Gülistan Sönük, Halfeti Belediyesi’nde ise Mehmet Karayılan vazifeden alınarak kayyum atandı.
Yerine üçüncü sefer kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, “Guinness Rekorlar Kitabı’na girdim herhalde. Dünyada örneği yok” dedi.
Peki, Kürt siyasetinin değerli isimlerinden olan Ahmet Türk kim..
2 Temmuz 1942’de Derik’te doğdu. Kendisi Güneydoğu’nun aşiretlerinden Kanco ailesine mensup.
Mardin Milletvekili ağabeyi Abdurrahim Türk’ün vurularak öldürülmesinin akabinde siyasete girdi.
Milletvekilliğine birinci kere 15. TBMM devrinde 1973 yılında Demokratik Parti’den Mardin milletvekili olarak seçildi. Daha sonra bu partiden istifa ederek CHP’ye katıldı.
Ahmet Türk, 1973’de ağabeyi Abdürrahim Türk cinayeti hakkında AA muhabiri Ural Yamaç’ın sorularını yanıtlarken bu fotoğrafta yer almıştı:
Türk, 1960 darbesi ile kapatılan Demokrat Parti’nin ardılı olan Adalet Partisi’nden Süleyman Demirel ile aykırı düşenlerin kurduğu Demokratik Parti’den ayrılarak 1974’te CHP’ye geçti.
Ahmet Türk 1987’de TBMM 18. Devir açılışında yemin ederken bu türlü görüntülenmişti:
CHP İLE SİYASETE 1977 YILINDA SEÇİLDİ
1974-80 yılları ortasında CHP ile siyaset yaptı.
Ahmet Türk 1977 yılında yapılan genel seçimlerinde Meclis’e CHP Mardin Milletvekili olarak girdi.
1988 yılında sayısı 6 bini bulan insanın vefatına ve daha fazlasının da sakat kalmasına neden olan Halepçe Katliamı nedeniyle 1989 yılında Paris’teki Kürt konferansına katıldığı gerekçesiyle milletvekili bulunduğu SHP’den ihraç edildi.
CEZAEVİNDEN MİLLETVEKİLİ ADAYI GÖSTERİLDİ
Ahmet Türk, 1987 yılında cezaevindeyken SHP’den milletvekili adayı gösterildi.
29 Kasım 1987 genel seçimlerine 3-4 gün kala milletvekili seçileceği netleşince Ahmet Türk, cezaevinden tahliye edildi. Sonrasında çabucak mazbatasını aldı.
Türkiye’deki birinci Kürt cumhurbaşkanı adayı Nurettin Yılmaz, 80 yaşında hayatını kaybetti.
1973’te milletvekili seçilen ve 3 periyot milletvekilliği yapan avukat Nurettin Yılmaz hayatını kaybetti.
Türkiye’de birinci Kürt cumhurbaşkanı adayı olarak tarihe geçen Yılmaz, Kürt sorununun 1970’li yıllarda parlamentoda ve memleketler arası arenada gündemleşmesini sağlayan siyasetçilerin başında geliyor.
ECEVİT’İ BAŞBAKANLIĞA GÖTÜREN ADIM
Nurettin Yılmaz 1938 Cizre’de doğdu. 1973’te CHP’den milletvekili seçildi. 1977’de Mardin’den bağımsız milletvekili olarak parlamentoya girdi. Bu devir de Ahmet Türk de Meclis’e Mardin milletvekili olarak girdi. Eski cumhurbaşkanlarından Fahri Korutürk’ün mühleti dolduğunda, cumhurbaşkanlığına adaylığını koydu.
12 Eylül askeri darbesi sırasında Mardin milletvekili olan Yılmaz, akabinde Diyarbakır Cezaevi’nde, Ahmet Türk’le birlikte 3 yıl yattı.
Ahmet Türk, Mardin Milletvekili Nurettin Yılmaz’ı CHP ve Bülent Ecevit ile tanıştırdı ve Ecevit’in başbakanlığa seçilmesinde değerli bir rol oynadı.
GÜNEŞ MOTEL OLAYI AKILLARA GELDİ
Güneş Motel Olayı 1977 yılı sonunda Türkiye’de 1977 genel seçimlerinde parlamentoya giren Adalet Partisi milletvekillerinden 11’inin istifa ederek CHP’yi desteklemeye başlaması olayı.
Bu milletvekilleri 5. Demirel Hükümeti’ne (Adalet Partisi) karşı verilen güvensizlik önergesini desteklediler ve birden fazla Bülent Ecevit’e inanç oyu vererek onun liderliğinde kurulan 42. Türkiye Hükümeti’nde bakan oldular.
TÜRK SİYASETİNDE BİR İLK
1990’da Halkın Emek Partisi’nin (HEP) kurucu üyesi oldu.
Daha sonra Demokratik Toplum Partisi’ni (DTP) kurdu.
2009, DTP Genel Başkanı Ahmet Türk:
Aysel Tuğluk ile birlikte partinin genel başkanlığına seçildi ve Türkiye’de eşbaşkanlık sistemini ilk uygulayan parti genel lideri oldu. ,
22 Temmuz 2007 seçimlerinde bağımsız Mardin Milletvekili olarak meclise girdi.
30 Mart 2014 Lokal Seçimleri’nde Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildi.
Ocak 2016’da Ahmet Türk hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘silahlı terör örgütü propagandası yapmak’ ve Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Maddesine ‘muhalefet’ gerekçesiyle yedi yıldan 18 yıla kadar mahpus cezası istemiyle dava açıldı.
İLK MİSYONDAN ALMA: 2017
Ahmet Türk, 17 Kasım 2016 tarihinde İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden alındı ve 21 Kasım 2016’da gözaltına alındı. 24 Kasım 2016’da savcılık sorgusunun akabinde Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan Ahmet Türk, burada tutuklanarak cezaevine gönderildi.
3 Şubat 2017 tarihinde sıhhat meseleleri nedeniyle İsimli denetim koşuluyla tahliye edildi.
BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR
Sağlık problemleri nedeniyle tahliye edilen eski Mardin büyükşehir belediyesi eş başkanı Ahmet Türk, kendisi için “Tutuksuz yargılanmalı” diyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye teşekkür etmişti.
Bahçeli, 12 Ocak tarihinde Meclis kulisinde gazetecilere yaptığı açıklamada, Türk’ün rahatsızlığı nedeniyle tutuksuz yargılanması gerektiğini söylemişti.
DTP Mardin Milletvekili Ahmet Türk 23.Dönem Meclis açılışında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile el sıkışmıştı. 2007’de yaşanan bu kare o periyot siyasette gündem olmuştu.
İKİNCİ MİSYONDAN ALMA
31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ikinci kere Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildi. 19 Ağustos 2019 tarihinde büyükşehir belediye başkanlığı vazifesinden alınarak kayyum atandı.
14 Ocak 2024 tarihinde faal siyaseti bıraktığını açıkladıysa da ikna edilerek DEM Parti’nin Mardin Büyükşehir Belediyesi lider adayı olarak tanıtıldı. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde üçüncü defa Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. 16 Mayıs 2024 tarihinde sonuçlanan Kobani Davası’nda 10 yıl mahpus cezası aldı.
“REKORLAR KİTABINA GİRDİM”
Ahmet Türk bugün açıklanan kararla yeniden yerine kayyum atandığını öğrendi.
Ahmet Türk mevzuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Guinness Rekorlar Kitabı’nda girdim herhalde, 3. defa kayyum atanıyor bana” dedi.”
SOYADI NEDEN TÜRK
Ahmet Türk’ün soyadı da daima tartışma konusu oldu. Odatv bu mevzuyu yıllar mnce gündemine taşımıştı. Tekrar hatırlayalım..
Ahmet Türk’ün babası Hacı Sinan, bir oduncuydu fakat şanslı bir oduncuydu.
Dönemin ünlü Osmanlı Paşalarından İbrahim Paşa, ölmeden evvel kaleyi andıran kasrını ve topraklarını, bölgenin aşiret reislerinden Hüseyin Kanco’ya bırakmıştı.
Hüseyin Kanco Hamidiye alayına bağlı bir Kürt kumandandı. O da ölmeden tüm bu mal varlığını bir kuralla, yanında çalışan oduncu Hacı Sinan’a bırakmaya karar verdi.
Hacı Sinan’a, “İbrahim Paşa’dan kalan tüm malvarlığımı ben de sana bırakacağım lakin bir kaideyle, büyük kızım Türkiye ile evleneceksin ve damadım olacaksın” dedi.
Oduncu Hacı Sinan bu kaidesi kabul etti ve Hüseyin Kanco’nun büyük kızı Türkiye ile evlendi. Ve tabi Kanco aşiretinin de başkanı oldu.
Soyadı kanunu çıktığında Kürt Kanco aşiretinin reisi Hacı Sinan, bölgede yaşayan birçok insanın yaptığı üzere, Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılık göstergesi olarak Türk soyadını aldı. Böylelikle kendi ismi Sinan Türk, eşinin ismi Türkiye Türk oldu.
Eşi Türkiye’nin yaşı Sinan Türk’ten büyüktü. Hacı Sinan Türk birkaç yıl sonra genç bir bayanla ikinci evliliğini yaptı.
İşte Hacı Sinan Türk’ün bu genç eşinden, Ahmet Türk doğdu.
Kaderin cilvesine bakın ki, ilerleyen günlerde Kürtler için siyasete soyunacak olan küçük Ahmet’in soyadı Türk olmakla kalmamış, üvey annesinin ismi da Türkiye olmuştu.
Ahmet Türk’ün üvey annesi Türkiye Türk’ün hayat öyküsü de aslında çok enteresan.
Türkiye Türk genç bir bayanın üzerine kuma getirilmesine dayanamayarak babasının dostları olan Derik’teki Necmioğlu aşiretine sığındı.
KATİL BİR AĞABEY
Yıllar sonra, annesi Türkiye’nin öteki bir aşirete sığınmasını kabul edemeyen büyük oğlu gidip Derik’te annesini öldürdü. Böylelikle Ahmet Türk’ün üvey ağabeyi katil oldu, üvey annesi Türkiye ise hayatı kaybetti.
Ailedeki trajediler bu kadarla da sonlanmadı. Ahmet Türk 10 yaşındayken bu sefer babasını kaybetti. Artık aşirette kelam sahibi ağabeyi ile birlikte o olacaktı.
Türk ailesi, aşiretini öteki aşiretlere karşı korumak, gücünü arttırmak için de çok geçmeden siyasete soyundu. Önce 1970 seçimlerinde ağabeyi Abdurrahim Türk, Adalet Partisi’nden milletvekili oldu.
Siyasetin birinci durağında bir kayıp verdiler. Bu sefer ağabeyi Kanco aşiretin daha fazla güçlenmesini istemeyen diğer bir aşiretler tarafından öldürüldü.
Abdurrahim türk, 1973 yılında öldürüldü.
Ahmet Türk, ağabeyinin öldürüldüğü kan davasını şu cümlelerle anlatıyor:
Abim bölgede çok sevilen, saygın bir insandı. halka hizmet etmekten çok hoşlanırdı. ikna kabiliyeti de çok yüksekti. kısa müddette sevildi. tahminen de bu pozisyonundan ötürü amaç haline geldi. Birtakım aşiretler, ağalar, abimin bu kadar sevilmesini hazmetmediler. Bunun ötesinden diğer bir düşmanlık, bir neden yoktu. o olaydan sonra aileler ortasında 30 yıl süren bir kan davası yaşandı. birinci milletvekilliği dönemimde meclis’e bile yedi sekiz muhafızla gidiyordum. beni kapıda bekliyorlardı, genel şura bittikten sonra otomobile binip bir arada meskene dönüyorduk. Milletvekiliydim ancak çarşıda gidip bir vitrini seyretme hasretini duyuyordum. 30–40 insan öldü. kızıltepe’de bir taziye meskeninde bizimkilerle karşı taraf karşılaşınca bir günde 12 kişi öldü. Ortadan yıllar geçtikten sonra kahraman ağa ile sıkıntıyı bitirdik. Beşerler ortaya girdi, noktaladık.
Abisinin vefatından sonra aşiretin başına geçen Ahmet Türk, ağabeyinin tam zıddı bir siyasi görüş ile 1974 seçimlerinde CHP milletvekili olarak meclise girdi. Lakin CHP’den girdiği siyasetin kıvrımlı yolları onu etnik siyaset yapmaya götürdü.
KAN DAVALILARI AKP’DEN ADAY
Mardin’de, yıllar boyunca kan davası güden ‘Türk’ ile ‘Kahraman’ aşiretleri ortasında 23 yıl evvel sağlanan barış akabinde, iki aile sandıkta yarıştı. 2019’da yarışan HDP’nin adayı Ahmet Türk yüzde 56.24 (208 bin 854), AKP’nin adayı Mehmet Vejdi Kahraman ise yüzde 38.53 (143 bin 30) oy almıştı.
KANCO AŞİRETİ VE KONAK KAPISI
Kanco aşiretine bağlı Ahmet Türk, ailesinin köşkünü şöyle anlatıyordu:
“Kasrı Kanco, annemin babasının inşa ettiği bir mesken. Daha evvel bir zirve üzerinde bir bina inşa etmiş, o sarsıntıda yıkılınca yeri daha güçlü bir yerde bu kasrı yapmış.
Dedem Yezidi kökenliydi, lakin Müslümanlığı kabul etmiş. Dedem Dınna aşiretinin lideri, geçmişte Derik kaymakamlığı yapmış, İbrahim Paşa’yla birlikte Hamidiye Alayları oluşumunda yer almış. Kasrı Kanco savunma maksatlı yapılmış. Üzerinde mazgallar var. Buradaki toplumun yaşayış biçimine baktığımızda, dedem sahiden çok farklı bir hayat şekli oluşturmuş. Sultan Abdülhamit’in devrilmesinden sonra Trabzon’a sürülmüş.
Yedi yıl cezaevinde kalmış, döndükten kısa mühlet sonra da vefat etmiş. Tam o periyodun feodal yapısında olan bir insan.” Sonrası daha trajik. Anlatmayacağım. İşte bu Şato’dan çıkan bir adam, bugün yaşlı vücudunun üstünde, bir sefer daha “merkeze karşı yerelin” şövalyesi olarak karşımızda duruyor. “Kayyımlara karşı başkaldırıyor.” Ona Ahmet Türk dersem, ulusalcı burun kıvıracak. Dartanyan dersem alkışlayacak.”
HEP KONUŞULDU
Ahmet Türk, telaffuzlarıyla de siyasette daima konuşulan isim oldu.
Şubat ayında “Kürt sorunu” ile ilgili konuşan Ahmet Türk “Çözerse Erdoğan çözer” dedi. Bahçeli’nin attığı adımların akabinde, “Bu işin ciddiyeti nedir? Bunu evvel görmemiz lazım. Erdoğan geçmişte sınıfta kaldı. Başarılı olamadı. En milliyetçi cephe bunu gündeme getiriyorsa düşünmemiz lazım” tabirlerini kullandı.
DİKKAT ÇEKEN KARE
Ahmet Türk, geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Şenyaşar ve Yıldız ailesini barıştırmak için barış yemeğine katılmıştı.
Bu kareden sadece bir hafta sonra kayyum ataması dikkat çekti.
HEM ERDOĞAN’IN HEM ÖZAL’IN GÜVENDİĞİ İSİMDİ
Ahmet Türk, tahlil süreci devrinde de başvurulan isimdi. 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın 1993’te sıkıntıya demokratik tahlil arayışı içinde iletisini o vakit Lübnan’da Bekaa Vadisi’nde bulunan terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a iletme vazifesini yerine getirdi.
Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı sırasında 2009 yılında temelleri atılan tahlil süreci sırasında da tesirli aktörler ortasında yer aldı. Türk, 3 Ocak 2013’te İmralı’da Öcalan ile görüşmeye giden iki bireyden biriydi.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü ziyaret etti. Görüşme sonrasında Türk, Akdoğan’a armağan taktim etti. Bu fotoğrafta yıl ise 2014.
Odatv.com